26 Ocak 2014 Pazar

Korku Hikayeleri - Okuldaki Cinayet

sabahın tatlı soğuk rüzgarı çehremi dondururken,her sabah monotonlaşmış olan yolculuğumu beklemeye başladım. neyse ki çok beklemeden geldi bizim emektar ali abi okuldaki en eski görevlilerden biri okulun temel atma günlerinde bile hatırası varmış saçları dökülmüş gittiği yollar alnında iz bırakmış ali abinin gözleri erken kalkıp yollara düşmekten olacak ki kızarmış..Bindim servisine kendisi kadar servisi de emektar ali abinin her zamanki gibi yerime oturdum biraz uyuklamanın okulda çok faydası oluyordu çünkü.Gözlerimi açtığımda galiba bugüne kadar binin üzerinde tekrarını yaşadığım okulun önüne geldim adımlarım kaçamak hızla ilerliye dursun çoktan atıldım okulun gri bahçesine.kapılar daha açılmamıştı bende sınıfımın olduğu sıraya yöneldim deniz vardı oda erken gelmiş bugün yalnız kalmamanın verdiği mutlulukla denizin yanına gittim

-günaydın deniz nasılsın
-aa sal ya sen
-aynı işte standart
-alper sen bilirsin ayşe 1 haftadır okula gelmiyor. bir bilgin varmı
-hastadır muhtemelen yoksa derslerini aksatmaz o inek..

okuldaki son derste geldi ayşenin ölüm haberi insanın boğazı düğümleniyor çaresizlik ölenden daha fazla öldürüyor sizi.Genç yaşında bi kızı kim neden öldürebilir ki ?



ayşe..ayşeeee.ayşeeeee o gün mezarlıkta farklı kelime işitmedik seveni sevmeyeni hocası kantincisi herkes on yolculuğunda yanındaydı ayşenin ah ayşe neden kim ne istiyordu senden bu genç yaşında...

Ailesi bir gecedir bitap olan ayşenin yaş toprağa konan soğuk ceseti başında ayşeden kat kat fazla ölüyordu.hele ki ayşenin sonsuz yuvasına konulan toprağı engellemk için olan tahtalar bir bir ayşenin masum yüzünü perdelerken annesi çıldırıyor dayanamıyordu.neden ? ve ayşe kelimleri ara sırada 3 5 arapça telkin cümlesi dışında bişey duymadan dağıldık o gün evelerimize tabi ayşenin bu sır ayrılığı içime şuan ayşenin taze etini ısıran cinsten bir kurdu çoktan düşürmüştü.Ayşenin günahsız ruhunu rahatlatmak için cinayeti aralamalıydım..Sabaha kadar uyku girmedi yüzüme okula gitmek ali abinin servisine binmek sıradan monotonluğu yaşamk bile bana ölümcül geliyordu 1 hafta önce ayşenin bastığı o topraklar o okul şimdiden bir cehennemden farksızdı...


zaten dersleri fazla umursamayan ben o gün dahada ilgisizdim hep beynimi kurcalıyordu ayşenin aramıdan vakitsiz ayrılışı aklımın bir köşesinde kendi krallığını kurmuştu bile ama böyle düşünmek yetmez bişeyleri icraata sokmam lazımdı.ayşenin ailesiyle görüşmem lazımdı ama zaten ölmüş olan ayşenin ailesini böyle tek ziyaret etmem bi sonuç vermez aksine onlarıda benide daha çok yaralardı.O anda parladı bundan sonra herşeyin farklı olmasına sebebp olacak olay.fırladım sıramdan

Müdür bey ayşeyi kaybedeli 6 gün oldu acaba 7 yemeğini okulca biz mi versek hem ailesi içinde çok iyi olur.Müdürün aklına yattı onaylar ellerle omzuma dokundu..Ayşenin 7 yemeği için okulumuza ertesi gün 25 30 kişilk ailesi geldi.Küçük kardeşi ayşeye ne kadar benziyordu.Saolsun Servisçi ali abi yemeği tanıdık bi yerden ayarladı da fazla bi masraf çıkmadı o anda sokuldum yanlarına kızları için biraz pempe yalandan bişey olmaz düşüncesiyle..

-merhaba ben okul başkanı ayşe bilirsiniz okul birincisi onun ismiyle bir kütüphane açmayı düşünüyoruz

-ailesi gururdan bir an olsun ağlamayı bırakarak ta.. tabi çok seviniriz

-yalnız içerde ayşeyle ilgili küçük bir metin olucak ayşe hakkında biraz konuşabilirmiyiz

-tabi buyrun

ayşenin özgeçmişi,okulları sediği yemekler faslını geçtikten sonra biraz konuyu cinayet akşamına kaydırdım.ayşe galiba trafik kazasında öldürülmüş doğrumu ? beyin kanamasından ?

-evet öyle bu seni neden ilgilendiriyor

-ayşe benim okuldaki en yakın arkadaşıyım onun sonunu da bilmek isterim tabi sizin için sakıncası yoksa

-evet araba kazası ama vuran daha yakalanamadı

-anladım.peki ayşe gecenin o saati neden dışarı çıkmıştı

-zeyneple ders çalışmak için.ya oğlum sana ne polismisin sen ?

-hayır belki yardımım dokunur diye

-ertesi gün matematik yazılıları varmış zeyneple ders çalışacaklardı

teşekkürler diyerek acılarıyla yan yana bıraktım acılı aileyi ama bi dakika ertesi gün bizim matematik yazılımız yoktu ki...


zeyneeeep.zeynep zeyneeep nerdesin okadar sert bağırıyordum ki..Zeynep camdan bakmadan direk aşağıya yanımda indi. nevar ne oldu konuşmamız lazım hem de hemen tamam sakin ol.kendimizi hemen bir tane parka attık ayşe dedim ikimizde sustuk o son gece senleymiş mavi gözleri öyle irileştiki ben bile korktum.

-Ha hayır ne saçmalıyosun sen be.

-matematik yazılısı var diye çağırmışssın kızı ne yaptınız o gece anlat.

-hayır be bizim matematik yazılımız yoktu hatırlamıyomusun.

-ee senle buluşacağım diye çıkmış evden.

-yalan kim söyledi bunları sana

-ailesi

-yo yo ogece ben evde değildim ki şeyy

-kendini ele vermişti işte nerdeydin be anlat ne yaptınız kıza

-anneme astım ilacı arıyordum yine krizi tuttu

-e ayşe senle değilmiydi peki

-hayır değildi

zeynebi eve bıraktıktan sonra neden ayşenin yalan söyleme ihtimali aklıma gelmediğini düşündüm ayşenin katilinin kollarına o gece gitmek için zeynebi ateşe attığını..ah ayşe sen ne yaptın nasıl attın kendini ateşe kim ne istiyordu senden ?


okulda biraz kafamı dağıtmak için bahçede dolanıyorum ne gariptir ki bahçe bomboş sadece ben..gökyüzüne baktım gece çoktan kadifemsi zifrine bulanmış bile ne işim vardı gecenin bu saati okulda..bir anda gökten ayşenin unutmaya yüz sürdüğüm sesi geldi.

-kurtar

şaşkınlıktan tutulmuş dilimi çözerek

-ayşe nerdesin ayşe neden ? hepimiz seni öldü sandık ayşe neredesin

oysa emindim ayşenin ölü bedenini gördüğümden bu neydi şimdi ?.deliriyormuydum tekrar yankılandı ayşenin sesi okadar yüksekti ki kulağımın zarı çoktan delinmişti bile.sanki canından et çekiyorlardı

-yardım etttt !!

fırlıyarak uyandım yataktan ayşe rüyama girmişti acaba gerçekten yardımamı ihtiyacı vardı içimdeki sesi dinliyerek gittim ayşenin bedeni gibi küçük mezarlığına.mezara yaklaştıkça toprak yığıntısı büyüyordu vardım mezarının başına gitmişti ayşe yoktu mezarında ayşe kaçırılmıştı..ayşe kime ne yapmıştı ki dirisiyle işleri bittikten sonra ölüsü bile rahat vermiyordu u eli kanlı pskopat katillere..


heyecanıma yenik düşmeden inceledim mezarını..üstü aceleyle örtülmüş bir ayak izi vardı mezarın içinde muhtemelen kişi tek başınaydı..ve çok film izlemişti ki geride bir iz bırakmmamıştı.yalnız yığılan toprağın üstünde yine üstü örtülmeye çalışılmış bir araç tekerleğinin izi vardı polisi çağırmalıydım toprak kurumadan izleri almalılar dı.çok geç çoktan esmişti rüzgar çoktan ayşenin katilini bize vericek izler çoktan kavuşmuştu serin havaya hiçbişey yakalayamamanın hüznüyle döndüm eve aykalarımdaki ayşenin üstünü örten nemli toprağı temizledim attım kendimi kaderdaş yatağaıma gözüme tek damla uyku girmemişti... günler birbirini kovalarken ayşenin 40 ı çoktan çıkmış ailesi ayşenin kaybolmuş bedeninin hüznüyle iyicene çökmüştü.ailesine ayşe için yaptığımız kütüphaneyi gösterdik çok sevindiler ama yaralarına bir damla bile su serpemedik.evet yine okulda oluyordu ayşenin yemeği yine saolsun ali abi halleti yemeği geçenki gibi kıymali pide bide ayran dı genç kızın 40.günü yediğimiz yemek.kimse yemeği düşünmüyordu zaten herkesin içinde aynı acı aynı yoksunluk bende yavaş yavaş kaybetmiştim ayşenin katilini arama hırsına kapılmayı.beni çok aşıyordu bu iş..

ayşe aramızdan ayrılalı 6 ay olmuştu okuldan mezun oluyorum.son kez gidiyorum karne almaya son kez göreceğim ayşenin bastığı betonu son kez..ve yine son kez bineceğim ali abi ve emektarına ayşenin öldüğü ilk günki soğuk rüzgar yine vurdu suratıma parladı ali abinin emektar arabasının emektar farları adımımı attım bindim son kez bindiğim o emektara yalnız bir dakika..

-ali abi dur telefonumu unutmuşum
-uff neyse son gün diye götürüyorum seni bak geri

indim arabadan aldım telefonumu tam binerken servise kulaklığı çıktı telefonun düştü servisin altına ali abi ellerini havaya kaldırdı ya havle çekti elimle 1 dakika işareti yapıp eğildim arabanın altına telefonumu almaya.Ordaydı hayatımı kabusa çeviren bi adım bile ilerliyemedğim bu soruşturmada bütün herşeyi açıklayan o ipucu ordaydı.Meğersem hergün ama hergün gözümün önünde duran gerçeği açığa çıkaramaışım ne kadarda aptalım.evet ali abinin arabasının kaporta bölümündeydi kan izleri ayşenin kanı herşey bütün çıplaklığımla karşımdaydı katil Beni 4 yıldır okula götüren getiren Servisçi aliydi.

polisler okula gelip aliyi tutukladıkların da bana öyle baktı ki hapisten çıkmaması için dua ettim.Komiser olan kişi omuzlarıma dokundu

-aferin delikanlı 4 yıldır bu adam arıyoruz 8. genç kız cinayetini işliyen katilin gerçek polisi sensin seninde izlemeni istiyoruz sorguyu

-sevinirim komiserim

camın ötseindeki dinlediğim konuşmalardan alinin nekadar canavar ruhlu olduğunu anlamıştım yaşlı yüzünün arkasına saklanıp sır gibi içinde saklanan canavarı.

evet servisiyle çarpmış ayşeye zaten ilk de öldürdüğü kız değilmiş ayşe klasik sapık genç kız fetişti katillerdenmiş bu bizim ali kıza tacizlerde bulunmuş kız istememiş tabi kızı tehdit etmiş eğer akşam bize gelmessen herkese anlatırım herkeste inanır.bizim genç ayşe tabi saf yemiş hemen anlatmış ailesine zeyneplere ders çalışmaya gidiyoruz diye inandırmış gitmiş ve bir daha dönememiş.peki ayşenin ceseti nerde diye sorduklarında cevap vermemiş ali.evlerine gidince öğrenmişler herşeyi ayşenin parçalanmış vücudu alinin lanet buzdolabındaymış nasıl bir vahşettir bu...öğrendik en acı gerçeği ayeşenin babasının intihar annesininde kalp krizi geçirecek öldürecek o acıklı gerçeği evet 40.gün yemeği demiştim ya kıymalı pide ve ayran diye ayşenin son parçalarını o gün indirmişiz hiç bişeyden haberi olmuyan küçük midelerimize.,

Hkkını helal et ayşe


Alıntıdır .

1 yorum: