21 Ocak 2017 Cumartesi

Anlatsam Mı Anlatmasam Mı ? Part. 8





wc ye gittim onları orda bırakarak
elimi yüzümü yıkayıp sakinleşmeye çalıştım
aşşağı indim
ebru tek başına kalmış masada oturuyordu
-misafir in nerde dedim
-misafir'ler' dedi
bu sırada o sap elinde iki tane içkiyle geldi
birisini ebrunun önüne bıraktı
diğerini hiçbirşey yokmuş gibi kendisi içmeye başladı
-ben içmeyeceğim sağol dedim. sapa
-senin var diye almadım. kusura bakma dedi
-evet haklısın dedim. benim varken senin alman garip olur zaten dedim


**ebruya baktım içiyor kafası güzelleşmeye başladı
sarhoş olup salakça birşeyler yapıp kendini dövdürme riskini ortadan kaldırmak için
bir tadına bakayım diye onunkini alıp yarısından fazlasını içtim
hoş zaten ayıkken yapmıştı yapacağını zaten
sonrada
-ohhh içim yanmış dedim. imAalı imalı
eğleniyor görünmeye devam ettim. arasıra yanlarından ayrıldım türlü bahanelerle
uzaktan izledim onları acaba birşey yapmaya devam edecekler mi diye
sap ona gülerek birşeyler anlatmaya çalışıyordu
ama ebru oralı bile olmuyordu
galiba mesajı almıştı
sonra tekrar masaya dönüp
diğerleriyle muhabbet ettim.
ben konuşurken
ebru geldi bana arkamdan sarıldı
sonra yanıma bir sandlalye çekerek o da oturdu
ben onun farkında değilmişim gibi davranırken
o iki koluyla bir kolumu sardı
ve omzuma başını koyarak muhabbeti dinledi
arasıra yanağımdan öptü
elimin tersiyle sildim
konuşmaya devam ettim o da başını omzumdan ayırmadı
diskonun kapanma saati geldi biz konuşurken
o sap sıkılmış olacak ki
-gidelim mi dedi
-aç mısınız çorba ısmarlayayım mı dedim
ebru
-ben yorgunum gidelim dedi
onlarda kabul ettiler
ebrunun eli elimde diskodan çıktık
taksiye gittik
onları bindirdik bir tanesine
ebruyla biz kaldık
-ne yapalım dedi
-el ele tutuşmak ve dans etmek beni de yormuş gidelim yatalım dedim
-beraber yatamayız dedi
-artık öyle bir beklentim yok zaten dedim
-nedenmiş o dedi
ağzımı ararcasına
-boşver dedim geçiştirdim
-yürüyelim mi bizim eve kadar dedi
galiba olayın aslını anlatacak diye kabul ettim
evlerine gelinceye kadar konuştu ama hiç benim istediğim konuya gelmedi.
evlerine geldik
iyi geceler dileklerinden sonra
-bana anlatmayı unuttuğun birşey oldu mu ben yokken dedim
-hmm olmadı galiba dedi
-iyice düşün yarın görüşürüz iyi geceler dedim
ellerini kaldırdı
yanağından bir kere öptüm. döndüm gittim


**ertesi gün arkadaşlarının da son günüydü akşam üzeri gideceklerdi
ben yine işe geldim
-misafirini uğurlayınca haber ver dedim
yine misafir dedim.
evet uğurlama nasıl bir uğurlama olacaktı bu da önemliydi
gitme saatlerine yakın
otogara bende gittim.
ebru ve diğerleri ordaydı
biraz uzaktan baktım.hep beraber konuşuyorlardı
valizler yüklendi
vedalar ediliyordu
ebru ile o lavuk yine sarılacak gibiydi
veda sırası ikisine geliyordu ayar oldum
dün gece onları öyle görmesem arkadaşça sayılabilecek bir sarılmaya hazır olabilirdim
dedim şimdi bunlar öpüşür müpüşür kalbim dayanmaz amk. görmeye diye
koşar adımlarla otobüsün yanına bende yaklaştım
vedalaşamadık kusura bakmayın diye direk diğerlerinin yanına gittim.
onlarla vedalaştık
diğer sapada
-sanada bol şanslar dedim.
-teşekkür etti.
ebruya da bir kez daha
-kendine iyi bak dedi bindi
ebruyla yalnız kaldık
-aşkım diye sarıldı bana
-nereye gidelim dedi
-ben işe gidiyorum dedim
-bende geleyim mi dedi
-misafirinle gittiğini sanıyordum dedim
-ne diyorsun anlamadım dedir
-bana anlatmak istediğin birşey var mı dedim
-hangi konuda dedi
-genel olarak var mı dedim
-seni seviyorum dedi
-dün gece hakkında anlatmak istediğin birşey ver mu dedim çok ciddi bir şekilde
-sanmıyorum dedi
-ayrılmak istiyorum ebru dedim


---efendim dedi gözlerini büyüterek
-ayrılmak istiyorum dedim
beynin o kadar hızlı komut verip gözlerden yaş getirebileceğine ilk defa şahit oldum
-neden dedi o haliyle
-ben başka birisine aşığım dedim
-şaka yapıyorsun herhalde dedi
-hayır çok ciddiyim dedim
-nasıl başka birisine aşıksın dedi
-eski bir kız arkadaşıma aşığım dedim
-turist birisi mi dedi
-hayır türk dedim
-hani ilk beni sevmiştin tek benimle çıkmıştın dedi
-sen olduğunu söylemek isterdim dedim
-en azından kim olduğunu öğrenebilir miyim dedi
-ismi ebru dedim
-hangi ebru dedi
bir süre ona baktım
-eski ebru dedim
-neden neler olduğunu anlatmıyorsun açık açık dedi
-sen dün geceyi neden anlatmıyorsan aynı sebebten anlatmıyorum dedi
-ne olmuş dün gece dedi
-unuttuysan misafirine sor hatırlatsın dedim
onu orda bırakıp gittim
dükkana geldim
ama saatlerce ön sevişme yapmışda boşalamamış gibi ağrılar var bütün vücudumda
patron dükkanda
-nerdesin amk diye isyan ediyor
-bi işim çıktı kusura bakma dedim
-bırakıp gitme amk. dükkanını dedi.o da neye sinirliyse sikecem triplerini de dükkanınıda diyip gidecektim ama
-işim çıktı ben gidiyorum diye o da yardı
-işine sokayım diye bastım arkasından küfürü
ayağıma takılan yerdeki içinde malzeme bulunan sebetten çıkardım hıncımı
zaten bi onlara gücümüz yetiyor amk.
beni hiç sikine takmayan elif bile o halimi görünce
-ne oldu hayırdır dedi
-sanane kızım işine bak amk. dedim


**allahdan dükkana müşteri gelmedi o sırada yoksa turizm darbesi yapacaktım
sinirli hallerim yan esnaflarında dikkatini çekti
markete gittim bir paket sigara aldım
arka arkaya 3 tane yaktım
hiç bir sikime faydası olmayan sigara bana da fayda etmedi
ebru da dükkana gelince
komşular sinirimin sebebini anladılar
-konuşabilir miyiz dedi
-sana defalarca konuşman için fırsat verdim şimdi mi aklına geldi konuşmamız gerektiği dedim
-neden bahsettiğini anlamıyorum bile dedi
-ebru siktir git bir daha gelme buraya dedim
-sebebini söyle gideyim hak verirsem dedi
-o lavukla aranızda ne var dedim
-kiminle ceyhunla mı dedi
-aramızda o kadar insan olmaya başladı ki sen bile şaşırıyorsun artık dedim
-kimden ne duydun gerizekalı sinirlendirme beni dedi.
-ben dün diskoda yokken sen nerdeydin dedim
-diskodaydım dedi
-kiminle dedim
-arkadaşlarla dedi
-bütün gece beraber miydiniz dedim
-evet dedi
-herhangi bir şekilde ayrılmadın yani dedim
-hayır dedi
-tamam bitmiştir konuşma şimdi ayrılmak isteğimi başka bir dille ifade ediyorum
siktir git ebru dedim
ahali de bize bakıyordu
içlerinde elif de vardı
bize bakıyordu ne olmuş acaba dercesine
-neden ayrıldığını şimdi anladım.o kaltakla sana mutluluklar dedi. herşeye rağmen seni çok sevdim bunu da unutma dedi
elim ayağım titriyordu o giderken
ben ne diyorum o elif diyor
elifin de amk.
yine içimde kaldı olayı tam aydınlatamadan ayrıldık
ya bana yalan söylüyor yada olayı ört bas etmek istiyor
yada tutamadığım sinirimin kurbanı oldu aşk


***içimin dışa vurumu olan bir mesaj gönderdim
-sana da o sapla başarılar dedim. lavuğun ismini vererek
-şu olayı bana anlat yoksa kafayı yiyeceğim dedi
-anlatması gereken sensin ebru. dün geceyi hatırla dedim
-sana anlatmam gereken herşeyi anlattım kelebek dedi
-benim olanları zaten bildiğim için mi anlatmıyorsun yoksa dedim
-ne biliyorsun dedi
-dün gece seni onunla beraber başka bir yerde samimi bir şekilde dans ederken sonra da el ele gördüm dedim bir süre mesaj gelmedi
-bana inanmıyorsun değil mi??hep şüphe duyuyorsun sana olan aşkımdan. tamam kelebek sen bilirsin dedi
-sana ne ceyhun konusunda.ne de başkası hakkında inanmıyorum dedim
-ufukta üzüntü var ama geçecek dayan ebru hata kimsede değil kendini sevdirmeyi bilmiyorsun diye bir mesaj gönderdi
vay amk. hani siktiri biz etmiştik.
ebru kendi kendini siktir ederken
siktirin en kralını yedik.
yanlış birşeyler yaptığımın farkına varır gibi oldum ama
uçaktan atlamıştım artık. paraşüt açılırsa bacak üstü açılmazsa göt üstü düşüp göt gibi kalacaktım
sen olayı anlamadan dinlemeden siktir çekersen öyle olur amk.
içmeye gitmeye karar verdim
telefonu dükkanda bıraktım
sarhoş olup ebruya mesaj atmayayım diye
dükkanı saat 10 civarı kapattım
kasada ne birikmişse yanıma aldım
saat onda diskolar hareketsiz olduğu için
disko öncesi gidilen pup tarzı bir yere gittim
sakin bir yere gitmek istemedim
çünkü beynimde müziğin sikişmesinden rahatça düşünmek
hatta hiç düşünmek istemiyordum
iki tane sambuca shotla başladım arka arkaya
tatlı anason beyin hücrelerimi ele geçirmekte zorlanmadı
üzerine redbullu long da söyleyince
sarhoşluğum tam kanatlandı
sonra birisi bana yaklaşıp
-heeeeey dedi
hey diyen diline sokayım
başladı konuşmaya ama zar zor anlıyorum
cümle içinde kullandığı kelimeleri zar zor seçiyorum
cami içmek sen müslümanlık.


***onun kafası benimkinden güzel
-ne içiyorsun dedim
-bira jager dedi
birayı jagermeister shot ile karıştırmış içiyor
bira mundar edilir mi öyle amk.
barmen iki tane jager bull ver dedim
-dur ben ısmarlayayım benim indirimim var dedi
evet hakaten var amk.
amk. alanyasında rehberlere yapılan indirimi biz gençlere yapmıyorlar
içtik içkileri
anlattıkça anlatıyor amk.
inciyle o zaman tanışmış olup eksi 15inci nesil olsaydım özet geç amlı derdim
-dur dedim biraz da ben anlatayım
dertli olan benim amk. yerinde o anlatıyor
-o zaman dur iki tane daha söyleyeyim dedi
ben başladım anlatmaya ebruyu
-şu mesajlaştığın kız mı dedi
-evet sevdiğim kız dedim
-çok şanslı kız dedi
şansına sokayım başına belaymışım gibi hissdiyorum kendimi o şansdan bahsediyor
ben anlatıp ayrıldığımızı söyleyince daha bi yavşamaya başladı kız
sanki tek sik bende var amk.
o wc ye kalktı
kendi kendime düşündüm
ulan olm hala seviyorsun ebruyu
şimdi çıkar gelir seni bu kızla görür bi bok uğruna bitmişse ilişkimiz
tamamen biter açıklaması da olmaz
fırsat bu fırsat deyip kalktım gittim eve
telefon dükkanda kaldı
dükkana gidecek takatim yok
mesaj atmış mı diye meraktan bağırsaklarım düğümleniyor
ertesi gün dükkana gittim
telefona baktım hiç birşey yok
3 gün de olmadı zaten
sonra gündüz vakti telefon geldi yine işteyken ve yalnızken
ebru arıyordu
hiç düşünmeden açtım
-kelebek hemen bizim eve gel dedi
telefonu kapattı
dükkanda kimse yok amk. nereye gidiyon
gitmedim
bir gitme zamanı geçtikten sonra mesaj geldi
-beni görmek için son şansın olabilir bekliyorum dedi
aklıma ilk gelen intihar mı edecek acaba oldu. yoksa hapları çoktan içmişmiydi
dükkanın amk. sevdiğim ölüyor lan diyerek koştum
koşarken gördüğüm birkaç esnafa bakar olun geliyorum dedim


** benim aklıma tek gelen ihtimal sevgilisinden ayrılmış bir kızın
intihar etme teşebüssüydü
kan ter içinde evlerinin kapısının önüne geldim
biraz nefes almak için durdum
sonra kapıyı çaldım
acaba ne görecektim
kapı açıldı
açan kişi ebru
intihar etmişe benzemiyordu
bileklerin kesik yoktu en azından
sarhoşa da benzemiyordu
onu hala canlı görmenin verdiği rahatlamaya yorulmuş süsü vererek
ohh çektim
-neden geldin dedi
bu nasıl laf şimdi amk.o çağırmadı mı beni
-pardon yanlış oldu galiba dedim
dönüp gitmeye hazırlanırken
-kelebek içeri gel dedi kapıyı iyice açtı
ne oluyor sorusuna cevap bulabilmek adına
biraz tereddütlü bir şekilde içeri girdim
evde kimse yoktu
ebru yalnızdı
tavana asılmış olan ve bir boyun bekleyen bir ipte yoktu
herşey bu kadar normalken beni çağırmış olması garipti bana göre
ebruyu tekrar görmek herşeye rağmen güzeldi
ama içimdeki ona olan sinir bitmiş değildi
hiç konuşmadan içeri birkaç adım girdikten sonra bekledim ona bakarak
o kapıya yöneldi
kapıyı kilitledi
anahtarı eşofmanının cebine koydu
biraz daha tereddütlendim
ne yapacağını çok iyi bilen bir psikopat katil tarafından
öldürülmeyi beklemek gibi birşeydi


---seviyor musun beni dedi
-seviyordum dedim
-artık sevmemene sebeb nedir dedi
-onun bunun kollarında görmekten sıkıldım seni dedim
-sence seni bu kadar severken başkalarının kollarına gider miyim dedi
-gözlerime inanmam gerekirse evet dedim
-seni aldatacak olsam sen alanyadayken yapar mıyım sence dedi
-ankarada yapıyorsundur o zaman dedim
-yaptığıma inanıyorsun yani dedi
-tek beni değil 3ümüzü de aldatıyorsun bence dedim
-aldatmadığıma inandırmak için ne yapabilirim peki dedi
-artık o şansın yok ebru git beraber olmak istediğine kendini inandır
ama sana bir tavsiye ikisinden birini seç ki tekrar inandırma ihtiyacı duyma dedim
-senin hiç liseden veya başka kız arkadaşın yok mu dedi
-var dedim
-onları görsen sarılıp dans etmez misin dedi
-ellerini tutup disko disko gezgirmem dedim
-ellerim sadece senin ellerinde nemlenir dedi
-ebru bana hikaye anlatma. benim için yaptığın çok yanlış.bir değil iki oldu
ben birinciden sonra seni uyardım. demek ki anlatamamışım. yada sen kendi bildiğini yapmaya devam ediyorsun
-hiçbir kötü niyetle elini tutmadım. arkadaşça tuttu hatta ben onun elini tuttum diğerleri eğlenirken o başka bir yere gitmeyi teklif etti
diğerleri gitmek istemedi.gel ben seni gezdireyim dedim. dedi
-tamam işte elini tutacak gezdirecek birini bulmuşsun benden ne istiyorsun hala dedim
-o seni sevdiğimi biliyor.hem zaten onun da kız arkadaşı var ama ailesi izin vermediği için gelemedi. dedi
-tamam yalanların bittiyse gideyim artık dedim
delirmek için fırsat kolluyormuş
o nasıl bir bağırma amk. apartmanı ayağa kaldırdı
ağzını kapatmaya çalışsam da durduramadım. üstüne ağlaması da eklendi
-sana hiç yalan söylemedim gerizekalı dedi


---olayları eksik anlatmak veya anlatmamakta yalandır bana göre dedim
-herşey sana göre yaşıyoruz zaten dedi
-tamam sende şikayetçiymişsin ayrılalım işte ne güzel dedim
-senin başka bahanelerin var kelebek dedi
-başka hiçbir bahanem yok ben sana gerekçerimi anlattım dedim
-esas yalancı sensin. istediklerini eksik anlatan da sensin dedi
-başka ne istedim lan senden
kaç kere söylemem gerekiyor
ben varsam sadece ben yoksa git kime sarılırsan ne yaparsan yap ama bensiz yap dedim
yine yüksek sesle bağırmaya başladı
-sensiz birşey yapmıyorum. yapamıyorum.sensiz yaşamam diyorum.
seni seviyorum diyorum. neden anlamıyorsun. herşeyimi sana verdim
sana vermediğim tek bir şeyim kaldı onu da mı istiyorsun dedi
cevap vermeye başlamadan kafayı yemiş bir şekilde
üstündeki tşörtü çıkardı
-dur ne yapıyorsun dedim ama pek dinlediğini sanmıyorum
eşofmanı da çıkardı
sonra sütyeni ağlayarak çıkarmaya çalışırken utanarak elleriyle vücudunu kapamaya çalıştı
yine ağlayarak
-al ne istiyorsan al.
seni sevdiğime hiç bir şüphen kalmasın.
istediğini de aldıktan sonra siktir git hayatımdan beni rahat bırak. dedi
ben bile utandım o halinden
yada kendi halimden diyeyim artık
olayları bu boyuta getirmişmiydim gerçekten
eğer isteseydim hiç itiraz edecek halde değildi ağlamaktan
ve de yaşadıklarının yorgunluğundan
-anahtarı ver bırak gideyim sahip oldukların sende kalsın dedim
-hala gitme peşindesin. seni artık tutacak gücüm kalmadı dedi
yerdeki eşofmanından anahtarı almak için eğildim
hiç ona bakmadım utanmasın diye anahtarı aldım kapıya doğru yöneldim
açmaya çalışırken
arkamdan gelip sarıldı
onun hayatından gidip gitmemekte beni tereddütte bırakan cümlesini kurdu ağlayarak


**
-sana verdiğim sözü başkasına vermek istemiyorum lütfen dedi
verdiği sözü hatılamayanlar için tekrar edeyim.
ilk seninle olacak kelebeğim.(seks)
-ebru üstünü giyin konuşalım dedim
kafamı hiç geri çevirmedim
kapıya baktım hep
o bir müddet sonra giyindi
omzuma elini koydu
yanaklarında duraksamış bir kaç damla göz yaşı vardı hala
bende zevk almıyordum onu öyle görmekten
beter olsun bana yaptıklarından sonra diye hiç düşünmedim
tamam yaptıkları beni sevdiğine işaretti ama benim kabullenebileceğim şeyler değildi yaptıkları
-bak ebru şimdi seninle sevgili olmaya devam etsek
sen ankaraya gideceksin
o çocukda orda olacak
ben yanında olmayacağıma göre sürekli şüphe ile yaşayacağım
hergün her saniye kendime soracağım
acaba ne yapıyorlar acaba bugün beraberler mi??
bir müddet bunlara içten içe dayanabilsemde sonra
seni de rahatsız edip sürekli onun hakkında sorular sormaya başlayacağım
gerçekten hiçbirşey yoksa bile sürekli paranoya ile yaşayacağım
hadi onu geçtik
zaten sürekli ceyhunla hala mesajlaşıyor mu
ceyhun hiç ankaraya geliyor mu
hiç görüşüyorlar mı
hala onu seviyor mu
onu tamamen unutabildi mi diye kendi kendimi yiyorum
seni çok üzerim bu saatten sonra
kendini sürekli bana ispatlamaya çalışmak zorunda kalırsın




**sakın seni sevmediğimi düşünme
sevmiyor olsam şu an burda olmazdım
seni başkalarıyla arkadaş olmanı
kıskanacak kadar seviyorum
aşkın saçmalıkları bu yaptığım
seni adam gibi sevdiğimi sanarken
bak seni ne hale soktum
kendine ait hiçbirşey kalmayıncaya kadar
bana vermeye hazır hale gelmişsin
ama benim istediğim bu değil
eğer onun peşinde olsaydım şu an seninle değil
diskoda onun peşinde koşuyor olurdum
birbirimizden farklı olduğumuzu anladım
sana da ispatlayabilirim istersen dedim
-nasıl dedi
telefonumu çıkardım
isim listesini kabaca gösterdikten sonra mesajları açtım
gelen mesajlar sadece ebrudandı
-sana kendininkini getirmeni bile istemiyorum
muhtemelen arkadaş olarak gördüğün insanlardan sana mesajlar gelmiştir
sen onları arkadaş olarak görüyorsun ama sadece zayıf düşmeni bekleyen virüsler bence
bak kendini ceyhuna ne kadar sevdirmişsin
seni bırakmasına rağmen
benimle olunca yine peşine düştü
benimde peşime düştü
benimle kavga edecek kadar hemde dedim
--ebru onunla kavga ettiğimizi o ana kadar bilmiyordu
-kavga mı ettiniz dedi
-kavga ettik.o kavgaya rağmen sen benimle beraberken bile seni benden almaya çalıştı
sonra da hiçbirşey yokmuş gibi seninle arkadaş olmak istediğini söyledi
sende buna inandın
hiç düşünmedin
seni bırakıp giderken aklı nerdeydi
hiç düşünmedin
neden benimle tekrar arkadaş olmak istiyor diye
çünkü erkekleri anlayamazsın
benim senden istediğim sadece sevgilim olmandı
ilk defa seninle ağladım sevgimden dolayı
ilk defa gerçekten güldüğümü hissettim
dizlerimi ilk titreten sendin basit bir el tutmayla bile
iddaa konusu olmasın ama ben seni senin beni sevdiğinden daha çok sevdim




---geceler boyu aklımda olan. geceleri taşıp günlerimi dolduran sendin
kısacası çok sevdim seni
ama sana göre yanlış olmayan
benim doğrularım değil.
sonunda hatırlattın bana şarkıyı
---seni görebileceğim yer rüyalar artık
---deli diyorlar bana ^^incide^^(günümüze editlenmiştir)
---ah bu ayrılık dedim
gözyaşı sayısına bir kaç ilave oldu
-ne yaparsam yapayım boş mu yani dedi
-ikimiz için en iyisi bu galiba dedim
-galibayı biraz daha düşün lütfen dedi
-ben düşüncelerimi söyledim. ikimiz için en iyisi bu dedim
-arkadaş da kalamayacağız dedi
-iki sebeble hayır 1 daha kolay unutursun 2 gelecekti aşkına zarar vermem dedim
-şimdi beni bırakıp gidip gelecekten konuşabiliyorsun dedi.
ah amk. gitmek isteyeni sikeyim. sarılıp deli gibi boynuna atlayasım var ama
''ama''ları kalbime sokan beynime sokayım
-umarım mutlu olursun dedim
gözlerim dolarak
-dilim başka aşkımlara nasıl alışacak şimdi. dedi
dolan gözlerimin setleri patladı
-alışırsın zamanla dedim
-alışamam aşkım dedi
eh be ayrılık bu kadar mı zalimsin bu kadar mı zorsun amk.
neden bırakmıyorsun kapıyı açıp gideyim
neden hem beni hem onu daha çok üzüyorsun
neden birden aklıma onsuz geçecek günlerin özetini sunuyorsun




**gitmek o kadar kolayken o kadar da zordu
altı üstü kapının kolunu aşağıya basıp kendime çektikten sonra bir adım dışarı çıkacaktım
zaten ayrılık rüzgarı kapıyı kendisi kapatırdı
benim unutacak kimsem olmamıştı o güne kadar
kapıdan çıkarsam o mecburiyetle yaşamaya başlayacaktım
hep şarkılarda unutmaktan bahsetmiyormuydu
zor olmasa unutmak beste yaptırır mıydı insanlara
efesleri offff ulan offf diye çeken insanların da ebruları değilmiydi unutulmak istenen
gitsem önden kalsam arkadan yiyecektim aşkın kazığını
ama mutlaka bir yerimden girecekti
sırtımı dönüp kapıyı açtım
o yaz gününde yüzüme vuran soğuk yalnızlığımda üşüyeceğimin sinyaliydi
bir kez daha gitme dese dönüp sarılacaktım
demedi
dışarda kaldım.o ise içerde
aramızda hala bir kapıyı çalma mesafesi vardı
ayaklarım üzerinde daha fazla duramadım
önüme gelen ilk basamağa oturdum
hani arkamdan kapıyı açar mı diye
açmadı
5 dakika kadar oturdum
sonra ya kapı deliğinden baktı
yada pencereden benim çıktığımı göremeyince
kapıyı açtı
içime bir umut doldu
sikimin bile beğenmediği iki göt yüzünden ilişkimiz ne hale gelmişti amk.
hiç arkama bakmadım
geldi yanıma oturdu
-yalnızlığın gidecek adresi yok değil mi dedi




**yaşadığın yalnızlığa bağlı sen benim yalnızlığımda başka ellere gittin dedim
ama sonra pişman oldum dediğimden
-gördün mü sürekli aynı şeyler olacak hiç kendimi tutamayacağım dedim
bir kibrit çöpü ile kibrit kağıdına döndük
bir kere sürtmeyle bile deliler gibi sarılıp öpüşebilirdik
ama hep oksijenini bitiriyordum aşkın
tekrar yanmaya inatla karşı geldim
yanımda otururken ağlaması kesilmiş. derin düşüncelere dalmıştı o da
lafları ağzına ağzına sokunca konuşacak takat bile bırakmamıştım kızda
hala gitmeyip yanımda olması bile aşkının ispatıydı benim için
kendime kızarak kalktım ayağa
-görüşürüz dedim
hiç bana bakmadan
-görüşür müyüz dedi?? umutsuzca
ağzımdan kaçmış bir kelime değildi
gerçekten görüşmek istiyordum
bir kaç saniye daha kalmayı o kadar isteyen kalbim
mağlup düştü bacaklarıma
gittim
dükkana geldim
bir kaç saat durup dükkanı kapattım
eve gittim.
ama duramadım evde
bir planım olmamasına rağmen
kapıdan dışarı çıktım
evet yalnızlığın gidilebilitesi olan bir adresi yoktu
bir sınav için kendini hazır hissedip sınav sorularını görünce aslında hiç bir bok
bilmediğini farketmek gibiydi.
ayrılık hocasına mazeret olarak
beynimde elektrikler kesikti.
mum ışığında göremedim onu kadar sevdiğimi diyemezdim.
defalarca sınıfta kalmam garanti gibiydi bende bu aşk varken
uyku bile yalnız bıraktı beni hiç gelmedi
ertesi gün hayatın realine dönmek zorunda kaldım
yine işe gittim
hep gittim
hep geldim
hiç birşeyi yine değiştiremedim
yalnızdım yine yalnız


**kalbim ebrudan ötesini görmezken
gözümde diğer kadınları bacıdan öte göremedi
5 gün sonra dayanılmaz hal alınca yaşadıklarım
onun gidebileceği her yeri sıkça ziyaret etmeye başladım
en azından görebilme umuduyla
dükkanda değil dükkanın önünde durdum hep belki yoldan geçer diye
dükkanı kapatınca evlerinin önünden geçtim ama nafile
binlerce kez bişeyler yazmayı denedim telefonla ama hiç birini gönderemedim
bir kaç günde unutabiliyorsa insan sevilmeyi bile haketmeyen birisidir.
ben unutamadım
ama sevilmeyi başka sebeblerden dolayı haketmiyordum
çünkü delikanlılığı yine o yaptı
ilk mesajı yine o gönderdi
-günaydın.
bir günaydın bu kadar anlamlı olmazdı.
kalbimdeki ölü hücreleri yeniledi resmen
-günaydın
diye cevap verdim
keşke daha başka birşey de yazsaydım
çünkü dondu kaldı muhabbet
akşama kadar elim telefonda bekledim
o yazmayınca çok saçma da olsa
-iyi akşamlar nasılsın? yazabildim
-nasıl bıraktıysan öyleyim işte.sen nasılsın? dedi
nasıldım ki ben? seni terkettiğim gibiyim mi deseydim
-sen nasıl olmamı isterdin dedim
-benim fikirlerime ihtiyacın yok sanıyordum dedi
hiçbirşey diyemedim
-mutluluk tercihlerini hep kendin için yapıyorsun dedi
ellerim titredi yazamadım
konuşsama amk. yazsana bişeyler dedim rezilliğimden sustum sadece
-halimi hatırımı sorman bile mutlu etti beni çok sağol hiç görüşemeyiz sanmıştım halbuki dedi




-görüşelim ebru dedim. bütün utancımla
-nasılsınlarda mı kalacak hep görüşmemiz dedi
-mutlu olmuyor musun böyle dedim
-beni mutlu etmek için mi görüşüyorsun sadece dedi
-bilmiyorum dedim
gece olmadan
-iyi geceler sana kelebek dedi
-çok mu karattım yine akşamı yoksa dedim
-bir güneş kendi ışıklarını güpegündüz bu kadar nasıl söndürebilir inan anlamıyorum. güneşimsin dedi
-kendimi bende anlayamamaya başladım zaten iyi geceler sana yarın görüşürüz dedim
-görüşürüz dedi
dükkan kapanıncaya kadar bekledim
gidip gecenin muhakemesini uyku öncesi yaptım
salaklıklarımın iyice farkına vardım
o yazmadan ben yazdım
-günaydın diye
-bi kaç dakika bekle dedi
dakikalarca benim yazmamı beklediğiniz gibi bekledim
yarım saat sonra dükkana geldi
vay amk. bırakıp gittiğim kıza bak bırakılır mı lan bu diye kendi kendime sövdüm
-şimdi konuş bakalım söyle günaydınını benimle dalga mı geçiyorsun. daha mı çok acı çektirmek istiyorsun görelim dedi
hem korkarak hem utanarak ama dik durmaya çalışarak
-günaydın dedim
-günaydın kelebek nasılsın dedi. çok alaycı bir şekilde
-teşekkür ederim sen nasılsın dedim
-bende iyiyim gideyim mi şimdi. geçtin mi dalganı dedi
-bişey içermisin dedim
-içmem dedi. çok sinirliydi. babam bana o derece kızsa evlatlıktan redderdi
-özür dilerim dedim
-bende seni seviyorum gerizekalı dedi.(önceki bölümlerden hatırlarsınız. gitme ile biten entryden)
-ben onu demek istemedim dedim
-sen ne dersen de olm ben seni seviyorum. gidiyorum ama yine de seveceğim.ne halin varsa gör dedi
-bi çay içseydik dedim arkasından.
-önce sevdiğini söyle dedi
-özür dilerim dedim. biraz utanma sırıtma harmanıyla
-adam gibi söyle dedi
-seviyorum dedim
-kimi dedi
-ebeeee(ebeni diyecektimişim gibi) ebruyu dedim
-baştan kur cümleyi dedi
-seviyorum dedim.
-beni cümle içinde kullanarak söyle dedi. gülümesesini saklayarak
o kadar hiç utanmamıştım herhalde. binlerce söylediğim seni seviyorum
o kadar utanarak söyledim ki.
-deli dedi bana


**gerçekten delilikti yaptığım.ya geri gelmeseydi?
artık tekrar barışmış sayılırdık
ama sadece sayılırdık
çünkü toprağın altındaki aşkımızın hazinesinin
kapağını açabilmek için kenarlarında kalan toprağı da almak herekiyordu
haklı olarak naz yaptı
-ben gidiyorum dedi
-nereye dedim
-ben görevimi yapıp beni sevdiğini hatırlattım biraz da sen koş peşimden dedi
-bi saniye dedim. derken hemen elini tuttum. yakaladım işte dedim
-sen öyle san kelebek bey dedi. elimden kurtulup gitti
vay amk. nazın çekiciliğine bak.
nasıl sikersen öyle sikilirsin
puştluğuna gitmedim.
arkasına baktı benim gelmediğimi gördü adımlarını iyice yavaşlattı
sonra durdu
ey allahım dediğini sandığım bir hareket ve yüz ifadesi ile
yürümeye devam etti
gözden kaybolduğu köşeden dönünce arkasından koştum
köşede bekliyormuş
-hayret koşabiliyormuşsun dedi
-evet para bozdurmaya gidiyordum dedim
-aklın sıra beni en büyük banknotun mu sandın dedi
-dur geç kaldım görüşürüz dedim. gülerek
-çok gıcıksın kelebek dedi
-aşkımın maddiyatı tamam bozulma.
ama dükkana dönmem lazım görüşürüz dedim
döndüm geri giderken
-bi kere sarılsaydık bari dedi
-onu ben gidiyorum diye artislik yaparken düşünecektin dedim




**içimdeki barışma sevincinden olsa gerek
ilkokullu çocuklar gibi koşarak dükkana gittim
ben yokken bir müşteri gelmiş.
ona satışı yapıp gönderdikten sonra mesaj attım
bir an önce gitsin diye de ne fiyat teklif ettiyse verdim.
ben aşkımın ihalesini tekrar kazanmışım
pazarlıkla mı uğraşayım amk.
-gelme sırası bende mi şimdi dedim
-neden gelecekmişsin dedi
-koşarken ellerim havadaydı görmedin mi dedim
-onu koşmaya başlamadan düşünecektin dedi
-akşam buluşunca da fikirlerin aynı mı olacak dedim
-akşam buluşacağımızı kim söyledi dedi
-gece buluşuruz dedim
cevap yazmadı
-yarın buluşsak dedim
-sanmıyorum dedi
bende yazmadım
bir saat kadar sonra dükkandayken
-evin önündeyim dedim
10 dakika sonra
-hani nerdesin dedi
-aşşağı ineceğimi sanmıyordum dükkana geçtim dedim
-yaa beni neden boşuna aşşağı indirdin dedi
-dükkana gel dedim
-hayır beyefendi sen geleceksin yeter benim geldiğim dedi




**
-o zaman dükkanı kapatıncaya kadar bekler misin lütfen dedim
-bu kibarlığın sebebi beni özlemiş olman mı dedi
-hayır seni boşuna aşşağı indirmiş olmanın özrü dedim
-özrün kabul edilmedi. dedi
-ben nasıl affettireceğimi biliyorum merak etme dedim
-hadi bakalım dedi
dükkanı kapatma saati geldi. dükkandayken mesaj attım
-aşşağıda bekliyorum dedim
-filme bakıyorum gelemem dedi
-topu topu bir buçuk saat sürer beklerim dedim
-sonra bir filme daha bakacağız dedi
-kendi hayat filmin bitinceye kadar beklerim dedim
ben bu sırada evlerine doğru yola çıktım.
gerçektende 40 dakika daha bekletti
sonra aşşağıya indi
-merhaba dedi
-merhaba dedim
-hadi iyi geceler bu buluşma sana yeter dedi
şaka yaptığını umdum ama gitti.
-bu gece bir daha buluşacak mıyız diye mesaj attım
-sanada iyi uykular dedi
çaresiz eve gittim
mesaj da atmadı
belli ki benim burnumu sürtmek istiyordu
bozuntuya vermeden izin verdim.
ertesi gün dükkana gittim
biraz daha haz alsın yaptığından diye peşinden koşuyormuş numarasına başladım
-lütfen bugün seni bir kere göreyim dedim
tahmin ettiğim gibi. yine sallamadı
saat başı mesaj attım
seni çok özledim.
yeter çektirdiğin acılar
lütfen affet artık affet
spor mağazasına gidiyorum dizlik alıp önünde diz çökmeye geleceğim
bu tarz mesajlar atınca anladı tabi piçlik yaptığımı
-çok eğleniyorsun değil mi dedi
-tamam pişmanım dedim
-kalbimi kırıyorsun hep dedi
-mesajlaşmayla olmaz inadı bırak günler geçiyor buluşup konuşalım dedim
-yeni çıkmaya başlamış sevgili kuralları geçerlidir. öpmek sarılmak yok dedi
-kurallar için daha önce bir buluşma yapalım sonra yine normal buluşuruz dedim
-o zaman buluşmada yok dedi
-kurallar buluşması bitmiştir. tamam kabul. dedim
-işin bitince haber ver o zaman dedi

8 yorum:

  1. 9 nerede alooo

    YanıtlaSil
  2. 9 gelsin bir an önce bekliyoruz

    YanıtlaSil
  3. Bu, böbrek satmak isteyen herkese açık bir ilan, böbrek nakli ihtiyacı olan hastalarımız var, bu nedenle böbrek satmakla ilgileniyorsanız, lütfen iowalutheranhospital@gmail.com adresindeki e-posta adresimizden bizimle iletişime geçin.
    Ayrıca +1 515 882 1607 numaralı telefondan whatsapp'ı arayabilir veya bize yazabilirsiniz.

    NOT: Güvenliğiniz garanti altındadır ve hastamız, onları kurtarmak için böbrek bağışı yapmayı kabul eden herkese büyük miktarda para ödemeyi kabul etmiştir. Sizden haber almayı umuyoruz, böylece bir hayat kurtarabilirsiniz.

    YanıtlaSil
  4. Bu genel halk için bir duyuru, ilgileniyoruz
    Böbrekleri satın almak ve farklı böbrek bağışçılarıyla birlikte çalışabilmek
    Hastalarımız, böbrek satmakla ilgileniyorsanız, lütfen bizimle iletişime geçin.
    hastamıza böbrek bağışında bulunup bulunmadığınızı onaylayabiliriz ve
    her bağışçıyı büyük ödüller bekliyor.
    E-postamızda bize ulaşın: jupitermedicalcentreinc@gmail.com
    veya whatsapp konusunda bizimle iletişime geçin:
    +1(515)293-5520

    YanıtlaSil