31 Temmuz 2014 Perşembe

Ülkü Ocağında Yediğim Akılalmaz Dayak

arkadaşlarımın ısrarıyla gittiğim ülkü ocağında yediğim akıl karı olmayan dayak beyler, ilk başta her şey çok güzeldi. 

önümüzde mide yakan çaylarımız akıllı uslu bi abi bizlere memleket kritiği yapıyodu. ben ilk defa gittim ülkü ocağına biraz garipsemiştim ortamı. herkesde hilal bıyıklar, tespihler..

abi konuştukça konuştu sıkılmaya başladım amk, bi ara bitirdi konuşmasını bana döndü sen ilk defa geliyon ee anlat bakalım dedi. sabahtan beri susmamıştı amına koduğum, sıkılmıştım bi de. arkadaşlar çok ısrar etti öyle geldim ıvır zıvır dedim geçiştirdim. biraz kıllandılar bana.

neyse sonra amkduğum tekrar başladı bi şeyler anlatmaya, arkadaşlarımdan zafer'e ben kalkıyom dedim, o da dur olm otur iki dakika daha dedi. bi de turan diye bi arkadaş var o da yanımda amk otur diyolar bunlar. neyse oturduk çaya abanıyom sıkıntıdan turan'la benim çay bitti zafer de kendine çay doldurmaya gitmişti.

sağ elimi havaya kaldırdım işaret parmağımla orta parmağımı açıp zafer! diye bağırdım

3 Mayıs 2014 Cumartesi

Sanırım Ölümsüzlüğü Buldum

Evet beyler anlatmaya başlıyorum ,

bundan 6 yıl önce lise sondaydık kimya delisi 4 arkadaşla ölümsüzlüğün teorik mümkünlüğü hakkında tartışmalara falan başladık. bu araştırmalarımızda bir çok büyüğümüzden de siktiri yemiş bulunduk bir kere. ama biz araştırma konusunda ve bu işi gerçekleştirme konusunda kararlıydık.
bir kaç araştırmamız sonucunda kanser hücresinin ölmeyen bir hücre olmasından dolayı onun bozulup ölümsüz olan ama düzgün çalışan bir hücre olabileceğini düşündük. ve kanser'i iyileştirmenin ama vücuttan çıkarmamanın yollarına gittik. deneyeceğimiz olay ölümsüzlük kanseriydi.
diğer arkadaşlar bu yaptığımız araştırmalar için denek bulamayacağımızdan olayın sadece teoride kalacağını söyledi ama siklemedim onları çünkü denek bulabilirdim bu iş için. evet kimse seni önce kanser yapacağız sonra ölümsüz yapacağız dediğimizde hadi bakalım deyip gelmezdi e denek kullanmak için paramızda yoktu. bu deneyi farelerde kullanmamız da saçma olurdu çünkü artık tam aynı sonuçlar alınmıyor.
benimde aklıma gizli ameliyatçılık geldi çaresiz ve parası olmayan kanser hastalarını tedavi edeceğiz diye toplayıp kanserlerinin seyrini değiştirmeye çalışacaktım hem tedavi ücreti de alırdım biraz bu da deneylerin masraflarını çıkarabilirdi.
ama insanların benim tedavimi kabul etmeleri için bir neden lazımdı kimse kimseye durduk yere güvenmezdi tabi ki. elimdeki son parayla bir kaç kalpazan kiralayıp bir dedikodu çıkarttım kanser hastalarının bulundukları mahallelerde işte şurda bir kaç adam beni iyileştirdi diye bir kaç hafta simitle beslenerek bekledim araştırmalara da tek başıma devam ettim diğerleri ortalıkta gözükmüyordu onlar farelerle uğraşmaktaydı.

26 Ocak 2014 Pazar

Karayipte Korsanlık Maceram

Şanı büyük Osmanlı devleti hint-karayip seferlerini kaybedeli 2 sene olmuştu..Sağ kalan 3 5 kişiden biriydim.kaderde amınakodumun Hintlilerine esir düşmekte varmış..allahtan barbbossa adlı Gavatın biri beni satın adlıda kurtuldum.adamlar resmen fare kokuyor amk…

gemşnşn ismi kara incimi neymiş isme bak amk eskiden jack diye bir kaptanınmış sonra hainlik etmiş bu bizim barbossa..ama gemiyi görmeniz lazım motorlu yelken sistemi icat edilse anca bu kadar hızlı gider bir gemi yalnız gemide gece garip olaylar oluyor amk geçen yine saat akşam 8 9 aşağıdan rom çalıcam biraz demlenicem anlıyacağınız. Neyse yine indim mahsene aldım 2 3 şişe rom ordan yüzüne mercan yapışmış manyağın biri duvardan koptu çıktı amk.dedim noluyor dedi ben eski kaptanıyım bu geminin geminin eski kaptalnları gemiyle çürür dedim hasiktir sen bizim çorumdaki dana işkembesi bile olamasın hassiktirden sonrasını anlamadı tabi geri çekildi geminin duvarına amınakoduğumun moruğu.

Korku Hikayeleri - Okuldaki Cinayet

sabahın tatlı soğuk rüzgarı çehremi dondururken,her sabah monotonlaşmış olan yolculuğumu beklemeye başladım. neyse ki çok beklemeden geldi bizim emektar ali abi okuldaki en eski görevlilerden biri okulun temel atma günlerinde bile hatırası varmış saçları dökülmüş gittiği yollar alnında iz bırakmış ali abinin gözleri erken kalkıp yollara düşmekten olacak ki kızarmış..Bindim servisine kendisi kadar servisi de emektar ali abinin her zamanki gibi yerime oturdum biraz uyuklamanın okulda çok faydası oluyordu çünkü.Gözlerimi açtığımda galiba bugüne kadar binin üzerinde tekrarını yaşadığım okulun önüne geldim adımlarım kaçamak hızla ilerliye dursun çoktan atıldım okulun gri bahçesine.kapılar daha açılmamıştı bende sınıfımın olduğu sıraya yöneldim deniz vardı oda erken gelmiş bugün yalnız kalmamanın verdiği mutlulukla denizin yanına gittim

-günaydın deniz nasılsın
-aa sal ya sen
-aynı işte standart
-alper sen bilirsin ayşe 1 haftadır okula gelmiyor. bir bilgin varmı
-hastadır muhtemelen yoksa derslerini aksatmaz o inek..

okuldaki son derste geldi ayşenin ölüm haberi insanın boğazı düğümleniyor çaresizlik ölenden daha fazla öldürüyor sizi.Genç yaşında bi kızı kim neden öldürebilir ki ?


Korku Hikayeleri - Falcı


1999 yazında gerçekleşmişti.Ben, bu tarihte Erdek'te bir otelin barında çalışıyordum. Bu nedenle geceleri geç yattığım için öğlen kalkıyordum. Yine böyle gece, geç saatlere kadar çalıştığım bir günün ertesi, öğlen saat 4 gibi kalktım ve her zaman yemek yediğim yer olan otelin karşısındaki büfeye gittim. Orada otelin güvenliklerinden biriyle karşılaştım ve beraberce bir masaya oturduk. Yemeğimizi yerken yanımıza benim arkamdan biri yanaştı ve aynen şu cümleyi söyledi: "Falına bakmamı ister misin?" Ben, bu lafın bana söylenmediğini düşünerek tostumu yemeğe devam ederken sesinden kadın olduğunu anladığım o şahıs aynı soruyu tekrarladı: "Falına bakmamı ister misin?" Bunun üzerine dayanamayıp arkamı döndüm. Ben de herkes gibi, döndüğümde o tipik falcı kılığındaki birini göreceğimi sandığımdan hızlı ve sinirli bir dönüş yaptım -ki bunun bir diğer nedeni o güne kadar fala inanmıyor olmamdı-. Kadınla göz göze geldik ve kadın az önce sorduğu soruyu benim ona herhangi bir şey söylememe fırsat vermeden yineledi: "Falına bakmamı ister misin?"

Korku Hikayeleri - Çöl Cini

Bir tüccar gurubu, mallarını satmak için develerle çölü geçmekteydiler. Vakit akşam olunca çölün aşağı yamaçlarında bir yerde konaklamaya karar verdiler ve çadırlarını kurdular. Çölü iyi bildiklerinden nerde konaklayacaklarını ve nerede su olduğunuda iyi biliyorlardı. İçlerinden biri, arkadaşlarına dönerek, "Şu tepenin arkasında su var. Ben, biraz su alıp geliyorum." diyerek aralarından ayrıldı. Aradan belli bir süre geçti ki ne gelen var ne giden. İçlerinden bir diğeri, "Ben ona bakmaya gidiyorum. Başına bir iş gelmiş olmasın." diyerek tepeyi aştı ve gözden kayboldu. Bir süre sonra o da geri dönmeyince, diğerleri de gittiler; fakat giden geri dönmüyordu. En sonunda kervanda bulunan genç ve güçlü bir tanesi, yanına kılıcını ve bir arkadaşını alarak tepeyi aştı. Arkadaşı, ''Aman Ya Rabbi!'' dedi. ''Bir kadın var çırılçıplak ve çok güzel. Bizim arkadaşlar da orada eğleniyorlar. Ben de yanlarına gidiyorum.'' dedi ve hızla güzel kadının yanına koştu.

Buzluk Mağarasındaki Korkunç Olay

Gezimizin bir sonraki durağı: Buzluk Mağarası. ‘Mağara’ kelimesi oldum olası bende tuhaf bir merak uyandırmıştır. Harput Kalesi’nden de yükseğe, yaklaşık 1500 metrelik bir tepeye çıktık minibüsle. Asfaltın erişemediği toprak yollarda toz soluduk, terk edilmiş taş evlerden sonuncusu da arkamızda kaldı. Güneş batarken tepenin üstündeki bir oyuktan düşe kalka inmeyebaşladık. İki kayanın arasındaki boşluktan beliren taş merdivenleri gördüğümde tüylerim diken diken oldu. Engebeli basamaklardan inmeye gönüllü olan birkaç kişiden biri de bendim elbette. Hemen önümde olan şoförümüz bize rehberlik ediyordu. Dönerek inen basmaklara adım attığımızda havada ani bir soğuma oldu. Yeraltından gelen buz gibi bir rüzgar yüzümü yaladı. Merdivenler ufak bir düzlükte kesildi. Kayaların üstü buz tutmuştu. Az ötede basamaklar devam ediyordu ama bunlar insan eliyle yapılmamıştı, doğanın tasarımıyla oluşan kaya çıkıntılarıydı. Buzlu basamaklarda kaymamak için bir lambaya bağlı olan kabloya tutuna tutuna indik. Son aydınlık kat. Nefes almak güçleşti, tuhaf bir heyecanla basamakların daha da devam ettiğini, hiçbir ışığın aydınlatmadığı dehlizlere uzandığını gördüm. Hepimiz sessizdik. O anda çok derinden gelen bir inilti duydum. Aslında inilti kelimesi tam da anlatmıyor bu sesi. Sanki çok, çok yavaş bir kahkahaydı bu. Dehşetle şoförün yüzüne baktım. ‘Siz de duydunuz mu?’ diye sordum. ‘Daha fazla inmeyelim. Işık yok aşağıda.’ diye cevap vermekle yetindi.

25 Ocak 2014 Cumartesi

Kısa Hikayeler - Vol. 3

Abazalıktan Yaptığım Ve Hala Utandığım Anılar 

2 3 yıl oluyor heralde . izledim ferremi hallettim işimi kapattım bilgisayarı yattım . geçmişi silmeyi unutmuşum amk . 1 ay yüzlerine bakmaya utanmıştım ama sonra unutuldu geçti tabii

lise 1 de arkadaşlarla kurmuşuz sınıfta ortamı sadece biz varız . geçen gün televizyonda gördüğüm kadının göğüsünün boyutunu tarif ediyodum ellerimle eller göğüs hizasında hayal edin işte hareketi . tam 'nah böyle' derken okulun en deli hocası girmez mi içeri . adam dinleyen arkadaşlardan birine kızmıştı , bana ters ters baktı çıktı gitti amk

Kız İstemeye Gittik Altıma Sıçtım

hikaye yüzde yüz gerçektir beyler.
1hafta önce 2 yıldır birlikte olduğum kızı istemeye gittik ailecek.
başta her şey çok güzeldi, çikolatalar tatlılar mis gibi börekler havalarda uçuşuyodu.amk o kadar çok çeşit yemek yapmışlar ki, bi de damadım diye her şeyden yedirdiler.
benim bağırsaklar da çok hassastır amk hemen bozulur.
karnımdan guruldamalar gelmeye başladı aha dedim sıçtık.
daha türk kahvesini içmemiştik bile.
sonra kahveler geldi ama benim karnım fena. belli ishal olmuştum.kahveden iki yudum aldım. derken peder bey konuya girdi. "efendim çocuklar birbini görmüş beğenmiş.." diye başlamadan
benim karnım iyice fena bir durum aldı. ulen dedim biraz ossuruyum bari rahatlarım. 


Kısa Hikayeler - Vol. 2

Beyler evet biraz önce başımdan geçen olayı anlatıyorum: 

Lan eve yenı geldım saat 1 bucuk falan. Yataga yattım uyuycam hafıften mayıstım boyle semelık falan oldu gozler gıtmeye basladı odada bırı belırdı amk koorktum soka gırdım o an . Amk bırı ayagımdan tutup cekecek o kadar yaklastı ayak ucuma . Amına kodoom senmısın benı korkutan sankılot van dam teknıgıyle tekmeyı bır koydum ananı sıkıyım caprazımdakı yurus bandının ustune dogru uctu ayaga kalktım gittim üstüne kaldırdım boğazından bu o arada bşyler geveliyo tabi ben hiç takmıyorum şimdi siktim seni dedim tam vuracam annem. Meger ustumu ortmeye gelmıs. Şimdi babamı uyandırdı sanırım beni bu yaptıklarım yüzünden ödüllendircek arabaya bindik beyler bir ormana doğru gidiyoruz sanırım piknik yapcaz ama babam silahını yanına neden aldı hala çözemedim .olum arabadan indik biraz karanlık ama babam iyi biryer biliyor heralde ormanın derinliklerine doğru gidiyoruz annem niye bana sarılıp ağlıyo anlamadım tekmem çok sert geldi travma geçiriyor sanırım ev
İnci Sözlük Hikayeleri, Hikaye Arşivi, İnci sözlük efsane hikayeler, inci sözlük hikaye arşivi, komik hikayeler, inci sözlük komik hikayeler

Kısa Hikayeler - Vol.1

En Kral Salaklıklar Vol 1 : beyler son sınıf öğrencisiydim. iş görüşmelerine gitmeye başlamıştım. 
baya taşşaklı bi yazılım firmasında yazılım geliştirme müdürüyle konuşmaya başladık.
adam cv'mi felan okudu. orada yazanlardan baya etkilendiğini söyledi. 
bir kaç soru sordu. kağıt kalem çıkarıp. neyse işte yapıyorum felan. 
ama bu sırada odada çok keşif bi tak kokusu var. hacılar o gün öyle bi ishal olmuşum ki arkaten işiyorum.
yazın sıcağı, üzerimde takım elbise.
odadaki kokunun benden geldiği besbelli. benim girmemle geldi çünkü koku.
ve kağıda mülakat sorularını yaparken, öldürücü darbeyi vurdu bizim büzük.
cayıııır cayıııır arkaü durduramıyorum sevgi koyim.
zaten acayip stres olmuşum amk. sonra artık sinirden gülmeye başladım.
herifde gülmeye başladı. herif tutamadı kahkaha atmaya başladı.
çıkıp tuvalete gittim. boxerımı çıkarıp çöp tenekesine attım. sonra adamın yanına gitmeden bastım gittim abi.
buradaki mallık o ishal halimle çıkıp iş görüşmesine gitmemdi.

özet geçeyim: iş görüşmesi sırasında ossurukla karışık donuma sıçtım a.q
-tarrak hasan

Bu Gün Telefonumun Çalmasıyla Uyandım

Bu gün telefonumun çalmasıyla uyandım. Arayan kimse daha önce 2 kere daha aramış ancak uyanamamışım. Telefonu açtığımda çok güzel bir ses tonuyla bana günaydın diyen bir ses duydum. Evet bu onun sesiydi. Nasılda heyecanlanmıştım çocuklar gibi. Evet evet bu oydu. Banka geçikmiş 500 tl kredi borcum için aramıştı beni. Kız bu günde bu parayı ödemessem icra yoluna başvuracaklarını söylüyordu. İrkildim bir anda. Fırladım yatağımdan.
Muhteşem günüm güzel bir telefonla başlamıştı işte. Hemen cebimdeki diğer kredi kartımla borcumu telefondan kapattım. Ne kadar şanslıydım. Mutfaktan mis gibi kokular geliyordu. güzel bir kahvaltı beni bekliyordu. Koşarak mutfağa gittim. Ocağın üstündeki tavayı büyük bir mutlulukla açtım. Sürpriz. İşte günün küçük sürprizi. İçinde sadece yağ kalmış. Sucuk bitmiş. Oh mis. Oturdum bir güzel ekmeğe banıp banıp yedim. Böylesine güzel bir kahvaltının ardından işe geç kalmamak için hemen ayakkabılarımı giydim. Kol saatimi koluma taktım. Saate baktığımda 11′di.
Tebessüm ettim. 3 saat işe geç kalmışım. Neyseki iş yerindeki patronum bunu hoş görüyle karşılayacak hatta belkide gülecekti. Koşarak metrobüs durağına yetiştim. Ne kadarda güzel gelen metrobüsün içinde adım atacak yer yoktu. Çiftleşmeyi ilk defa bu kadar yakından keşfedebilecektim. Hahaha harika bi gün. Bindim metrobüse. Arkamda orta yaşlarda bir amca dayıyordu bana. Önümdede hoş bir liseli kız. Ahah bende ona dayıyordum. Bu şekilde iş yerine vardım ve avcılarda yüzüm gülerek metrobüsten indim. İnerkende arkamdaki amcaya ve önümdeki kıza teşekkür etmeyi ihmal etmedim.

Günde 2 Litre Şarap İçiyorum


Sene 2003 universite bitmis. 1999 da bitmesi gereken uni anca bitmis. ha sebep ne derseniz panik atak diye bir hastalik var otobuse binip okula gidemiyorum. sinavlara calisiyorum, xanaxlari yutup tamam bu sefer olacak diyorum. hooop acildeyiz yine. doktorlar hemsireler gotuyle guluyor. durum vahim herkes psikolojik diyor. kimse sallamiyor. bense o siralar. ulan bir kolum bir bacagim olmasaydi da bunlari yasamasaydim diyorum.


neyse hikayeyi basa saricam 1996 ya gitmemiz lazim flashback olayi yani. hadi zamanda atlama yapioz.
sene 1996 lise biteli 2 sene olmus 2 yildir dershanedeyim. O zamanlar oss ve oys var. birini gecmen yetmiyor ikisinde de basarili olman lazim. sene 96 1 mayis arkadaslarla sinemaya gittik loca da filmi bekliyoruz. civil civil bir gencim anlayacaginiz.
filmi bekliyoruz bana garip birseyler olmaya basladi nefes alamiyorum. etrafimdaki hersey yabanci geliyor. sigara da iciyoruz. ozamanlar kapali alanlarda sigara icmek mumkundu. ellerime bakip bunlar benim ellerim mi felan diyorum. arkadaslara ben bir tuvalete gideyim dedim. kendime bakiyorum ama sanki cok yabanci kalbim yerinden firlayacak gibi atiyor.

Anlatsam Mı ? Anlatmasam Mı ?

fakir bir ailenin ilk çocuğuyum.iki erkek kardeşiz.ben ilkokuldan sonra anadolu lisesini kazandım.ilk sene hazırlık sınıfında okudum yani sadece ingilizce ağırlıklı eğitim veriyorlardı.


12 yaşında çalışmaya başladım hem ingilizcem gelişsin hemde okul a harçlık çıksın diye
okul kitapları ingilizce ve çok pahalıydı.7 sene boyunca okulda babam bir kere cebime harçlık koyamadı
benim gibi fakir ama o okulu sınavla kazanmış çocuklara takılırdım okulda.


yazları çalışmaya devam ettim. küçük olduğum ve ingilizce bildiğim için yazları çok fazla para kazanıyordum.
bütün turistler cebime para sıkıştırırdı.
ilerleyen senelerde yazları bar da çalışmaya başladım.
15 yaşımda turist amıyla tanıştım.
şimdiye kadar siktiğim turistin haddi hesabı yok.
yaşım 29


anadolu lisesinde 7 sene hiç bir kızla çıkmadım.
çıkabilirdim ama onları bir cafeye götürüp çay içirecek bile param olmazdı. çünkü yazın kazandıklarımı aileme veriyordum.
onlarda hem benden aldıklarını hemden yemeden içmeden keserek biriktirdikleriyle kooparatife veriyorlardı ev sahibi olmak için

Baba Beni Hogwarts'a Gönder

Sabahın köründe babam geldi kalksana lan it oğlu it diye beni dürtüklüyor. dedim baba bi siktir amk. bu dedi ulan okuduğun yok, çalıştığın yok bütün gün it gibi uyuyorsun. dedim sen sabahın köründe işe kalkıyorsun diye herkes kalkmak zorundamı amk. ne bencil adamsın aq. bu kemerini çıkarttı bana sallıyor. dedim dur vurma amk geliyorum.
Neyse ailecek oturma odasında kahvaltı yapıyoruz. babam gene beni azarlıyor. yok okumak istemiyorum dedin okumadın yok iş bulduk çalışmadın falan. dedim napim amk benim kapasitem bu kadar. bu kalktı dedi ulan tek cevabın bumu. dedim oxfordda urfa vardıda bizmi okumadık amk. bu sinirlendi kalktı ayağa.  

Harry Potter'a Verdiğim İnanılmaz Ayar | İnci Sözlük Hikayeleri

Müdür dumbledore odasına çağırdı gene. tuvaletde sigara içiyormuşum amına koyim. nerde içicem başka amk. yok okuldan atılırmışım falan bi ton tehdit. yeni kayıt olmuşum zaten bu kadar sıkılmazki. bu bi ton azarladı. snapede odadaydı dedi bidaha sigara içersen o asayı götüne sokarım. ben başım eğik özür diledim çıktım odadan. kimi göreyim bide. yalaka potter. dedim hayırdır sürekli müdürün odasına girip çıkıosun? bu gerildi tamammı diyo benim alnımda yara izi var falan seçilmiş çocuğum ben. lan ben dellendim. dedim lan bizdeki façaları gör sen bide orospu çocuğu açtım kolumu gösterdim buna göt gibi kaldı. kafandaki ufacık yara iziyle okulda götün kalkık geziniyorsun dedim.

neyse bu gitti. baktım hermoni. amına koyim azdırıo bu kız beni. tuvalete girdi tamammı. piçlik değilmi amk. girdim peşinden bunun tuvalete. çektim bi köşeye. dedim böyle böyle ben senden hoşlanıyorum. bu mırın kırın etti falan. sinirlendim dedim seviyorum işte kızım. bu dedi ben rondan hoşlanıyorum. ulan tepem attı benim. lan okulun orospusu oldun orospusu. bi harrye veriyorsun bi rona. yakında hagride bile verirsin sen amına kodumun kaşarı. bu çıkardı asayı. ben kaçtım amk. gryffindor sonuçta çalışkan piç yapar bişiler elimiz yüzümüz yamulur amına koyim.

Annem Babama Nasıl Verdi Acaba Neler Hissetti ?


hep merak ediyorum amk hiç aklımdan çıkmıyor. leş gibi sigara kokuyor puşt nasıl yatılır altına..
kız kardeşim var 12 yaşında. hala kız.. daha bozmadılar da onu. onu kim sikecek acaba? babam gibi leş biri koymasa amına bari.


aldım
 karşıma konuştum ama. ergenliğe girmeden anlatmak lazım böyle şeyleri.. bak dedim götünü siktirme kimseye, amdan ver vereceksen insan gibi. bacak kıllarının tıraşını falan ihmal etme. her zaman sexy ol dedim. sakso olayını şimdiden öğren dedim. şaşırdı biraz şok oldu açıkçası gitmiş anneme söylemiş. babam geldi gitarı kafama geçirdi. bayılmışım.. şimdi çıkmıyorum odadan.

24 Ocak 2014 Cuma

Gittim Geldim Ordan Biliyorum

Adriana ve Ben…
Tv izlerken nefes boruma kaçan sakız yüzünden can verdim. allahtan naneliydi de son nefesimi ferah ferah verdim.
bir an her taraf zifiri karanlık oldu fakat sonra bi rahatlama duygusuyla doldu içim. çok huzurluydum. göbeğimdeki bi bağ dikkatimi çekti, bağın gittiği yere bir baktım ki ne göreyim?! ben! kendimi yukarıdan seyrediyordum. zeki biri olduğum için hiç ‘bu ne şimdi’ ayaklarına girmedim.
anladım ki ölmüştüm.sonra bı ışık belirdi önümde, ben ‘ışığa gel’ diye bi ses bekliyordum fakat ışıklar farmış meğerse, bi otobüs geldi durdu önümde. abi paso yok bende dedim.

Playstation Salonunu Bok Bastı

evet beyler geçen yazdı denize gitmiştik falan tatilden eve döndüğüm gibi arkadaşla buluştum pes atmaya denizden enfeksiyon kapmıştım malum motor falan bozuldu ama piç beni öyle bir gaza getirdi ki neyse dedim sikicem götünü biraz uzak bi yere gittik ben tabi unuttum motoru maçın tutkulu heyecanındayım o sırada kıpraşmalar hissettim
sanki karnımda sistem karşıtı bir örgüt var ve dükkanları taşlıyo gibiydi küçük bir kıvılcımdı ama bir volkan misali patlıcağını biliyodum
sonra baktım golleri yiyince bende maça odaklandım tam o sırada fitil ateşlenmişti amına koyim bir ağrı girdi oracıkta doğurcam sandım

Büfede Gördüğüm Samimiyet

Kızılay’da geziyorum amk öğlen sıcağında susadım böyle büfe tarzı bi yere girdim. bi su bi de kemıl soft verir misin dedim kartı uzattım. yalnız içerisi tıklım tıklım anasını satayım adam çekti karttan şifre istiyo dedi. ben tabi uzağım pos cihazına etrafıma baktım geçilecek gibi değil. lan dedim ne olacaksa olsun dedim içimden ve tüm nefesimi toplayarak şifre iki beş dört altı (telefonda deneyin la baba oğul kutsal ruh ehehe) diye bağırdım . ortalık bir anda sessizleşti. herkesin gözü bir anda üstümde oldu. çekirge sesi geldi hatta o derece.


Güvenliğin Bana Verdiği İnanılmaz Ayar

ilk kez kız sikecekken rezil oldum 

kısa panpalar. bundan 5 sene önce ama dün gibi hatırlarım.
17 yaşındayım o zamanlar. sonunda turnayı gözünden vurmuştum ve aklıma da koymuştum ben bu kızı sikecektim. aşktan meşkten anlamam o zamanlar aklım fikrim sikiş. okuldan ayarlamıştım kızı patlak diyorlardı. kipa'nın orda ormanlık bi yer vardır izmirli olanlar bilir oraya götürdüm kızı. ıssızdır tenhadır yani. ilk önce öpüştük koklaştık sonra elimi yavaş yavaş bacaklara götürdüm baktım izin veriyor ordan da sıcak olan kısma yani amcığa götürdüm baktım yine tık yok elimi daldırdım amcığa hafif inlemeler eşliğinde amıyla oynuyorum. herşey çok güzel gidiyor. aklıma amını yalamak geldi. hay aklıma sokaydım da bu düşünce gelmeseydi o anda.

Yaşlı Irıspıya Verdiğim İnanılmaz Ayar

ulan hep de en arka koltukta boş yer bulur, otururdum. bu sefer ne olduysa ayakta kaldım.


tam koridorun ortasında, minibüsün kapısı her açıldığında biraz daha yana kayılan bölümde yolculuğumu yapıyorum. tutunduğum koltukta oturan kadının alttan alttan bana baktığını hissettim.
kadın diyorum da kadınlığı falan kalmamış. torunları sikilecek yaşa gelmiş bir doğa kalıntısı. millet tedirgin ölecek diye, o derece yaşlı. ama saçları boyatmış sarıya, göğüs! dekoltesini vermiş, boynuna götüne sopa sokulmuş melek kolyesini takmış tam bir ege üniversitesi iibf öğrencisi yani. 

Sevgilimin Yanında Altıma Sıçtım

                     

beyler ben dünyanın gelmiş geçmiş en rezil insanıyım. anlatıyorum:

yaz tatili yazlığa gitmişim daşşakları yaya yaya tatilimi yapıyorum amk. bizim yazlıkta site şeklinde, yan komşumuz hayriye teyzelerle de çok samimiyiz. hayriye teyzeler 50-55 yaşlarında karı koca takılan memur emeklisi tipler. neyse bunlar akşam bize çaya geldiler, bunların pek gelen gideni de olmazdı akşam otururken torunlarının geleceğini söyleyip, benim onlara göz kulak olmamı, gezdirmemi falan rica ettiler, bende içimden söverek tatilemi geldik çocuk bakmaya mı geldik amk diyerek, tabi hayriye teyze ne demek dedim.



neyse ertesi gün sabah erkenden kalkıp denizime girip kahvaltı için eve döndüm, annem kahvaltıya hayriye teyze çağırdı torunları da gelmiş hadi oraya gidiyoruz dedi. ben de içimden söverek duşa girip hemen hayriye teyzelere geçtim.

piçler böyle bir şey olamaz hayriye teyzenin iki torunu gelmişti ve inanın ikiside sarışın mavi gözlü bildiğiniz mankendiler amk. şortumun içinde kıpırdamalar başlamıştı bile. vay amk diyorum bunlar ne afet böyle. neyse kızlarla tanıştık melisa ve merve vay amk isimler bile beni tahrik etmeye yetti.